Futbola 2001 yılında Mersin Adonis Spor Kulübünde başladım. Lisansım çıktıktan hemen sonra milli takım forması giymem bana birçok kulübün kapılarını açtı. Daha sonrasında Vefa Spor, Bitexen Adana İdmanyurdu, Zeytinburnu Spor, Mersin Gücü, Lüleburgaz 39 Spor, Osmaniye Spor, Dörtyol Belediye Spor, Mezitli Mercanlar ve Ümit Karan gibi birçok kulüpte 20 yılı aşkın forma giyme fırsatı buldum. Futbola ilk başladığım dönemlerde kadın ligindeki kulüp sayısı oldukça azdı, o yüzden benim dönemimde forma giyen tüm kadın futbolcuların ilk savaşı Kadınların da futbolda var olduğunu kabul ettirebilmek ve dört büyüklerin kadın takımlarını kurmaları için öncü olmaktı. Günümüzde kurduğumuz bu hayalin gerçek olduğunu görmek, verdiğimiz emeklerin de karşılığını almaya başladığımızın bir göstergesi. Kadın futbolu hak ettiği değeri geç te olsa görmeye başladı. Şimdi sağlam adımlarla iz bırakarak büyümeye devam ediyor.
Yaptığım işte en iyisi olma azmi beni hep motive etti. Bu tek etken değil tabi ki. Sadece spor hayatınızda değil, hayatınızın her alanında bir destek görmek istersiniz. Aslında sizi başarıya ulaştıran şey de budur. Ailem bana her zaman destek olmuştur. O size koşulsuz destek olan 3-4 insan, başarınızın en önemli etkenidir. Futbol hayatımın dışında nasıl ilerlemem gerektiğiyle alakalı bana her zaman yol gösteren, cesaretlendiren, hep ilk günkü azimle kariyerimde çok güzel dokunuşlar yapan bir insan daha var; Psikoterapist Nur Sever, geleceğim adına hayatıma öyle güzel dokunuşlar yaptı ki "Hadi şimdi de bunu başaralım" diyerek beni hep motive etti. Sizlerin de aracılığıyla hem aileme hem de bu güzel insana teşekkür ediyorum.
Futbolda ülkemin milli formasını defalarca giymek gibi bir hayale kavuştum. Yine futbol branşında Üniversiade Yaz Olimpiyat oyunlarında yer aldım. Futbol hayatımın dışında ben bir eğitimciyim. Eğitimini aldığım her branşta Gençlik Spor Bakanlığı'nın ve Gençlik Merkezlerinin yapmış olduğu bir çok projede çocukların hayatlarına dokunarak bir iz bırakma peşindeyim. Bence bu da değerli bir diğer başarı, diye düşünüyorum.
Futbola başladığım dönemde Atletizm branşıyla da ilgileniyordum. Futbolda milli takıma seçilmemden dolayı bir tercih yapmam gerektiğini ve oraya yoğunlaşmamın daha doğru olacağını hocalarım söyledi. Milli takım hayatımın başlaması futbola tamamen yönelmeme sebeptir.
Eğitimlerini almış olduğum branşların futboldaki donanımıma katkısı çok fazla. Artık çok koşan, topun yönünü hızlı çeviren takımlar kazanıyor. Atletizm branşında almış olduğum eğitimler antrenman programları hazırlarken bana çok fazla katlı sağlıyor. Futboldaki ve atletizm branşındaki bir çok antrenman programları birbirini destekler nitelikte.
Saha içinde bazen bazı oyuncular sizi kabullenmekte zorlanabiliyor. Bu süreçte maalesef ön yargılı olan futbolcularla da karşılaştım, kafalarındaki ön yargı da hep aynı: "Bir kadın futbolda ne kadar iyi olabilir ki?" Vb... En güzel ve en eğlenceli tarafı ise bir serbest vuruş yarışında ya da senden beklenmeyen bir teknikle gol attığınızda iddiayı kazanıp o ön yargının yıkıldığını gördüğünüz an oluyor ;) Bu yüzden biz kadın antrenörler saha içinde ve saha dışında ön yargıları yıkmaya devam edeceğiz.
Doğduğum, büyüdüğüm yerdeki ilçenin takımında yer alıyorum. Bu süreçte İlçe spor müdürümüz Ferhat Keskin ve kulüp başkanımız Taner Korkmaz'ın çok desteğini gördüm ama kendimi geliştirmem açısından en büyük şansım Kayseri Erciyes Spor ,Gaziantep Spor, Mersin İdmanyurdu gibi köklü kulüplerde forma giymiş olan İlhan Özbay hocamla ve yine geçmişinde bir çok profesyonel takımda ve Galatasaray gibi büyük bir kulübün formasını giymiş olan Gürsoy Turan hocamın beni ekiplerine dahil etmesi, bu süreçte bu iki kıymetli hocayla çalışma fırsatı bulmuş olmak çok değerli benim için. Erdemli Belediye Spor'da yardımcı antrenör olarak başlamış olmam aslında sadece kulüpte değil ilçeye de bir heyecan kattı. Bu heyecan daha sonrasında ilçedeki beni destekleyen kadınların ve futbola başlamak isteyen küçük genç kızlarımızın maçları izlemeye gelmesiyle de büyümeye başladı.
Lig olarak şu an bir şey söylemem belki doğru olmaz çünkü kadın ligleri çok hızlı gelişiyor. Adını yeni duyuran bir takım çok sağlam bir kadro kurarak çok çabuk yükselebilir. O yüzden hedefleri olan, bu işe ciddi bakan takımlarda çalışmak isterim, dersem daha doğru olur.
Kadın veya erkekler liginde profesyonel seviyede olan bir futbol takımının teknik kadrosunda yer almak en büyük hedeflerimden birisi. Bir diğer hedefim ise yakın çevrem çocuklara olan düşkünlüğümü çok iyi bilir. Özellikle deprem zamanında deprem bölgesinde görev aldığım 7 aylık süreçte çocuklara olan düşkünlüğüm çok arttı. Türkiye Futbol Federasyonumuzun da vermiş olduğu destekle Mersinde "Omuz Omuza" projesinin bir parçası oldum. Bu ve bunun gibi çocukların sporla alakalı hayallerini gerçekleştirmeye yönelik projeler başlatmak yine bir diğer hedefim.