INDEX

--Ecem Naz Küçükalioğlu Röportajı--, Özgür Kayaoğlu

Merhabalar. Çatalca Belediye Spor'da forma giyen bir futbolcu olarak farklı kulüplerde 10 yıllık deneyim ve tecrübeniz var. Bize bu süreci en başından itibaren başarılar, hayal kırıklıkları, deneyimler ve tecrübeler anlamında anlatır mısınız? 

Öncelikle merhaba, ben Ecem, 25 yaşındayım.   Beden Eğitimi ve Spor Öğretmeniyim. Futbola ilk kez 2013 senesinde Akdeniz Nurçelik Spor'da başladım. Hemen hemen 10 yıldır kadın futbolu camiası içerisindeyim. Bu 10 yılın 4 senesi lisans eğitimimi tamamlamak için şehir dışında geçtiği için uzunca bir sezon top oynamadım. Yaşadığım en büyük hayal kırıklığı sanırım buydu. Edindiğim en iyi tecrübelerden bir tanesi her zaman çok iyi kaleci antrenörleriyle çalışma fırsatı bulmamdı. Kadınlar liginde oynadığım her kulüpte şampiyonluk gördüm.  Benim için en anlamlısı Çatalca Belediyespor'u grubumuzda şampiyon yapıp 1.lige yükseltmekti.

Şu an takımda hangi mevkide oynuyorsunuz ve kaç yıldır bu mevkide oynuyorsunuz? 

Futbola başladığım ilk senelerde stoper oynadım. Daha sonrasında kaleci olmak istedim, çünkü çok keyifli bir mevkiiydi. Yaklaşık 7 senedir kaleciyim.

Kendinizi sürekli olarak hangi çalışmaları yaparak geliştiriyorsunuz? 

Genelde bireysel çalışmayı çok seven biriyim. Kalecilikte antrenmansız kaldığınız 1 hafta bile sizi geriye götürebilir. Bunun için sürekli olarak aktif olmak gerekir. Hava topları, yan toplar ve koordinasyon çalışmaları kırmızı çizgim, diyebilirim.

Oynadığınız mevkide çevrenizdekilerin oyun stilinizi benzettikleri ünlü bir futbolcu var mı?

Hayır yok ama benim en çok oyun stilini beğendiğim ve kendime örnek aldığım tabii ki Amerikan efsanesi Hope Amelia Solo'dur.

Kadın Futbolunda havaya sıçrayıp yere düşüldüğü pozisyonlarda, özellikle çapraz bağ yaralanmalarının erkeklere göre 8 kat daha fazla risk olduğu bilimsel bir gerçekliktir. Bu yaralanmaları en aza indirmek için sezon öncesi çok sıkı bir antrenman dönemi geçirilmesi gerektiği kuralına sizce Türkiye'de kaç kadın futbol kulübü tam olarak uyuyordur? 

Türkiye'de işini profesyonel olarak yürüten kadın futbol kulüpleri bu konuda oldukça hassaslar.  Onlar da kendilerini oyuncu kalitesi ve dayanıklılıkları ile belli ediyor. Amatör olarak davranan kulüpler maalesef bu sakatlıkların yaşanmasına sporculara gereğinden fazla yüklenerek sebebiyet verebiliyor. Kesinlikle her kadın futbol kulübünün fizyoterapisti ve kondisyoneri olmalı. 

Sizi diğer kulüplerdeki kalecilerden ayıran en önemli özelliğiniz nedir? 

Öncelikle kalecilik çok fazla çalışma, özveri, disiplin ve dikkat gerektiren bir mevkii. O yüzden işimi titizlikle ve ekstra özveriyle yapmam, diyebiliriz. Yaptığım her antrenmandan keyif almayı hatalı gol yediğimde bunun üzerine gitmeyi çok seviyorum.

Kalecilikte güçlü ve zayıf yönleriniz nelerdir, zayıf yönlerinizi geliştirmek için hangi kaynaklara başvuruyorsunuz? 

Saha içerisindeki Ecem ile saha dışındaki Ecem arasında dünyalar kadar fark var.  Tuttuğum ya da çeldiğim her top bana inanılmaz özgüven veriyor ve kendimi çok daha motive olmuş hissediyorum. Çünkü orası benim sahnem. Bazen futbolda istenmedik hatalar olabiliyor, bu durum biraz canımı sıkabiliyor.

Ciddi bir sakatlalık geçirmezseniz 3 yıl sonraki Ecem KÜÇÜKALİOĞLU'u nerede görüyorsunuz? 

Ecem bazen doğru zamanda yanlış yerlerde olabiliyor, maç açıklarımı kapatmak için canla başla çalışıyorum . Hak ettiğim yerde olacağımı düşünüyorum.