Merhaba, ben Esra Erol, 37 yaşındayım. Şu an aktif olarak futboluma devam ediyorum. 8 yıldır Avcılar Belediyesinde futbol antrenörlüğü yapıyorum. 1.5 senedir belediyenin engelli merkezinde görev değişimi yaptım. Şimdi spor müdürlüğünde futbol antrenörlüğüne devam ediyorum. Gelişim üniversitesinde 2. sınıf öğrencisiyim. Futbol hayatımda şehir dışında birçok kulüpte oynadığım için okul hayatıma ara vermiştim. Her zaman içimde kalan öğrencilik hayatıma geri döndüm. Yaş kaç olursa olsun girdiğim için çok mutluyum. Okulda da futbol gibi bilgilerin aktif olması çok önemli ve hocalarım da alanlarında çok iyiler. Maçlarımda ve idmanlarımda izin konusunda sağ olsunlar çok yardımcı oluyorlar. Aynı şekilde belediyemiz de yardımcı oluyorlar çok sağ olsunlar. Hafta içi her gün idmanlarım, okul. iş, futbol hayatım, belki yorucu geçiyor ama çok mutluyum. Sevdiğim işi halâ 20 yaşında gibi özenle çalışıp, akşamları erken uyuyarak, kendime, beslenmeme çok iyi bakarak devam ediyorum. Önce kendime olan saygımdan tabii, gerisi zamanla geliyor.
Futbola 1999 yılında başladım. Erkeklerle mahallede okul takımlarında oynuyordum ve aralarında tek kız bendim. Kadın takımlarının olduğunu bilmiyordum. Sene 1999 yılı. Bir gün mahalleden bir abim, neden kadın takımında oynamıyorsun, gel götüreyim seni, dedi. Kadın futbolunun ilkleri olan Dostlukspor takımına idmana götürdü beni. Orada Sebahattin hocamla tanıştım ve oradan çok az süre sonra milli takıma seçildim. Kamplara gidiyordum ve sadece yaşım küçük olduğu için bir süre o şekilde ilerledik. Sonra U 19 milli takımına devam ettim. Aynı şekilde A mili takıma davet edildim. Aralarında en küçük bendim. Hepsi benden büyüktü. Hayalim iyi bir futbolcu olmaktı ve milli takım formasını yıllarca giyip orda kalmak için çok çalıştım, çok emek verdim. Para o zamanlar kazanmıyorum. Ama hayallerimi tek tek gerçekleştirmiştim. U 19 kadın takımında forvet oynuyordum ve golcüydüm. Sonra takım kaptanı oldum. A milli takımında en küçük bendim ve yıllar sonra orada da kaptanlık yaptım. O güzel milli takım formasını yıllardır üstümde taşıdım, çok şükür...
Milli takımda unutamadığım 2002-2004 yılları olmalı. Oyuna sonradan girdim, 60'da ve rakibimiz çok güçlüydü. Maç 0-0'dı. Ben forvet oynuyordum. Duran top oldu. Yüksek atılan topu rakip kaleci uçarak çıkardı. Ceza sahasına düşmeden havadan gelen topu röveşata atarak 90'a giderken gördüm. Sonra tüm takım yedek kulübesi ve herkes sahanın içine girip üstüme atladılar. Dakika 90+4'tü ve biz 1-0 maçı almıştık. 76 kez milli takım forması giydim. 35 Dünya kupası eleme maçım var. 35 Avrupa kupası eleme maçım var. Geri kalan milli takım hazırlık maçlarıydı. Beşiktaş kadın futbol takımında unutamadığım kadınlar günü maçımız vardı ve stadyumdaydı. Atletico Madrid kadın takımı gelmişti ve oradaki atmosfer çok güzeldi. 40 bin kişinin önün de ilk defa o sahada oynadık. Bu kadın futbolu için ilkti Türkiyede... Liglerde 9 kulüpte yer aldım:
Dostlukspor 1 yıl,
Zeytinburnuspor 1 yıl,
İskenderunspor 1 yıl,
Sakaryasanayispor 3 yıl,
Lüleburgazspor 3 yıl,
Konakbelediyespor 5 yıl,
Ataşehirbelediyespor Şampiyonlar Ligi,
Beşiktaş kadın futbol 5 yıl,
Karagümrük kadın futbolda şu an henüz ilk yılım.
Birçok hocayla çalıştım ve sıkıntı yaşadığım hocam yoktu. Her zaman çalışarak karşılığını almak istemişimdir. Konak Belediye spor takımında Ali hocayı çok severim hem hoca hem de abilik yapmıştır. İlk göz ağrım Sebahattin Sönmez hocam, ilklerin hocasıdır. Beşiktaş takımında da Mutlu hocamla anlaşırdım ve severim kendisini.
Maçlara her zaman enerjimle kendimi motive ederim ve kalan enerjimi takıma yansıtırım onları yükseltirim bu benim için çok önemli
Konak Belediyespor ‘da oynarken İzmir'de 3 yıl yaşadım. 2 yıl sadece maçlara gidip geldim. Çok seviyorum İzmir'i. Ailem burada olduğu için dönmek zorunda kaldım, yoksa İzmir'de yaşamaya devam etmek isterdim.
Avcılar Belediyesinde keşfettiğim bir öğrencim vardı. Öğrencimi izledim ilgilendim ve Beşiktaş alt yapısına yolladım. Oradan küçük U 15 takımına davet edildi. Bu beni çok mutlu etmişti... Buradan da sesleniyorum gençlere, biz böyle başladık hepimiz. Bizim zamanlarımızda her şey çok iyi değildi. Sahalar, takım durumları, parasal kıyafetler...ama şimdi hem belediyeler sahip çıkıyor hem de kadın futbolu gerçekten gelişti. Herkes artık bizi tanıyor. Çocuklarımıza güvenin, yanlarında olun, kadınlar güçlüdür ve inanın onlar her şeyi başarılar. Sadece eşlik edin onlara... İnşallah ileriki yıllarda onlarla olurum ve başarıdan başarıya onlarla devam ederim...