Kadın futbolu. Futbolun tarihi ile birlikte ele alınırsa İngiltere'de birinci Dünya Savaşı yıllarında erkekler savaşa katıldığında fabrikalarda çalışan işçi kadınların kurdukları takımlarla kendi aralarında futbol turnuvası ile başlayan ancak savaş sonrası futbol "erkek oyunudur" diye yasaklanan Kadın Futbolu günümüzde dünya da hemen her ülke de, bu arada ilgi gören kadınlara yönelik spor. "WOMEN Gool" kadın futbolunun hem ülkemizde, hem ülke dışında sesi olacak. Bu yayınımızla birlikte binlerce, milyonlarca kadının, gerek oyuncu, gerekse izleyici olarak bu estetik spora ilgisini arttıracak.
İngilizlerin Uzak Doğu'yu, özellikle Çin'i işgallerinde öğrendikleri bu futbol oyunu modern dünyaya İngiltere merkezli yayılırken, kadınların futbola yönelmesi ise kadın işçilerin sayesinde olsa da kadının bedensel ve zihinsel rekabette yer alması için bireysel ve bedensel aktivite de bulunması ise Anadolu'da yaşamış dünyanın ilk örgütlü savaşçı kadın toplumu Amazonlara uzanır. Ağırlıkla Karadeniz çevresinde yaşayan ve Sakalar (İskitler) dan olan bu kadın savaşçıların erkekleri Urallara savaşmaya gidince, savaşçı kültürlerini devam ettirdiler. Bu nedenle de özelliklerini kaybetmemek için aralarında müsabakalar düzenlediler. İlk toplumsal ayak izleri M.Ö' den önce 3.Yüzyilda başta Ordu ili ve çevresinde gözüken, Amazonlara ilk kadın sporcular da diyebiliriz.
Batı Anadolu' da İzmir başta bir çok şehir devleti kurmuş olan, başta Trabzon olmak üzere İonlar’a (Akalar) karşı akrabaları Turoyların yanında yer alan ve ABD’li bilim insanlarınca genetik ve antropolojik araştırmalarla Altaylarda ki göçerlerle akraba oldukları tespit edilen Amazonların düşmanlarına karşı savaş teknikleri, iyi at sürücüsü olup, iyi ok ve kılıç kullanmaları sportif yapılarını göstermektedir. Kaynaklarda kadın savaşçıların yendikleri düşmanlarının başına benzettikleri top adını verdikleri yuvarlak cismi tekmeleyerek oynadıkları söylenir. Grek (Yunan) ana tanrıça motiflerinde, antik çağ heykellerin de kadın vücutlu ok atan atlar, at yeleli kadınlar, güreşen kadınlar olarak işlenen bu özgür kadın topluluğunun Homeros ' un tüm uyarılarına karşın, tekrar Karadeniz’e dönen İskitlerin erkek savaşçılarına katılması ile tarihin tek kadın yönetsel örgütlülüğü de sona erdi. Ancak kadınlar bu coğrafya da asla durmadılar, çünkü onlarda ataları gibi Amazondular. Özellikle Türk soylu toplumsal örgütlenmelerde, devletlerde yöneticilik yapmaları kadının isterse toplumsal her türlü görevi yapacağını da gösterdi.
Bozkırın yılmaz savaşçıları Sakaların kraliçesi Tomris, Pers kralını savaşta yenerken de gücünü iyi bir savaşçı olmaktan alıyordu. Bu savaşçılığın altında ise bozkır halklarının kadın ve erkek eşit eylemci olmalarıydı. Kurtuluş Savaşı'da Türk kadının bu savaşçılığını genlerinde taşıdığını ortaya koydu.
Polo gibi sonradan futbol adı verilen bu oyunda birçok diğer oyunlar gibi avcılık ve hayvancılıkla uğraşan göçerlerden Çin coğrafyasına da geçmiştir. Çinliler gibi tarım ağırlıklı değil, hayvancılıkla uğraşan bozkır insanları hayvan işkembelerinin şişirilmesiyle elde edilen topla bugün ki kurallı oynanan oyunu, ilkel olarak da olsa taş koydukları sınırlar içinde kadın erkek birlikte oynadılar.
Tıpkı Polo adı verilen oyunun Altaylar da bugün ki Türkmenistan' da Buzkaşi adıyla oynanması gibi. Savaşta kazanan İç Asyalılar, Tepük adı da verdikleri bu oyunu kutlama amacıyla yüzyıllarca oynadılar. Top sözcüğü ise Avcı göçer İç Asyalılardan, toplayıcı Avrupalılara Hindistan, Afganistan ve Çin' i işgallerinde öğrendikleri açıktır. Çünkü antik Helen ve antik Yunan'da hatta Sanayi Devriminin son aşamasına kadar futbol Avrupa halklarınca bilinmemektedir.
Kadın Futbolu bugün ülkemizde Türkiye'nin de üyesi olduğu Avrupa Futbol Birliği UEFA tarafından Avrupa Şampiyonlarında yer almalarının koşulu olarak ileri sürülmesi ile yer alıyor. Avrupa iddiası taşıyan Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzon gibi kulüplerin kadın futbol takımları bulunuyor ve Kadın Futbol 1.liginde mücadele ediyor.
Daha sevindirici ise Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin kadın futbol takımının da Kadın Futbolu 1.Ligi'nde şampiyonlukta iddialı olması. Bu da kadınlarda bu sporun yaygınlaştığını, belediyeler öncülüğünde tabana yayıldığını gösteriyor. Kadınlar arası futbol da ikinci ligin, hatta üçüncü ligin bulunması da kadın futbolunun hem kulüpsel, hem de toplumsal düzeyde benimsediğini gösteriyor.
Haydi kadınlar, futbol erkek oyunu gözükse de hayattan aldığınız mücadeleciliği ve estetikliği ile sizin oyununuz. Biz ise; iş dünyasından, ülke yönetiminden, gazetecilere kadar sizi destekleyeceğiz.