Şampiyonluk yolunda ortaya koyduğumuz en büyük emek aile olmamız ve yarattığımız aile ortamını bozmamaktı. Aile ortamı ve bunun getirdiği birlik olunca da başarının kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Bunun yanında antrenmanlarda bile çok mücadele edip çok çalıştık. Sezon başından sonuna kadar şampiyonluğa çok inandık. Ve bunu en sonunda başardık.
Bu başarımı takım arkadaşlarıma ve onların verdiği paslara borçluyum. Gol kraliçeliğinde hangi sırada olduğum aslında sadece bir istatistik. Önemli olan sezon boyu arkadaşlarımın verdiği destek ve şampiyon olmamız. Takımca elimizden gelen her şeyi yaparak bu anlamlı şampiyonluğa ulaştığımız için çok mutluyum.
Yaklaşık 12 yıldır 10 numaralı formayı terletiyorum. Yeşil sahada o numara sırtımdayken çok özel ve iyi hissettiğim için performansımda elimden geleni yapıyorum. Bunun getirdiği sorumlulukların bilincinde bu görevleri sahada yerine getirmeye çalışıyorum. Hiçbir zorlukla karşılaşmadım çünkü sahada elimden geleni yaptığımı düşünüyorum. Herhangi bir avantaj / dezavantaj aramaksızın sahada kendi görevimi ortaya koyuyorum.
Her futbolcuda olduğu gibi ben de eksik yönlerimin olduğunu düşünüyorum. Fakat önemli olan bu eksiklikleri görüp yeni sezondan önce bu eksiklikleri geliştirici yönde çalışmalarda (bireysel idmanlar, özel hocalarla yakın çalışmalar gerçekleştirmek vs.) bulunmak, benim de hedefim bu yönde. Gelecek sezon için iyi bir hazırlık yaparak üstüne eklemek istiyorum.
TFF Kadınlar 1'nci Liginde bence diğer kulüplerden ayıran özellik başkanımız ve yarattığı farklılıklar. Çünkü diğer takımların Tahir Kıran gibi bir başkanı yok :) Biz başkanımız sayesinde sezon boyu hem maddi hem manevi desteği en ileri seviyede yaşadık. Hocamız istediği oyuncuları bünyesine katarak aile ortamı oluşturan, beraber mücadele eden güzel bir kadro kurdu ve bu kadro sayesinde şampiyonluğa ulaştık.
Hocamız Çağdaş Töre de bizi çok iyi çalıştırarak motive etti. Bu kadar uzun soluklu süren bir Kadın Futbol Süper Liginde hocamız çalışmaları sezona eşit ağırlıklı şekilde yayarak güzel bir çalışma temposu oluşturdu.
Kariyer planlamam gelecek sezon adına Süper Lig’de devam ederek Şampiyonlar Ligi’ne gidecek kadroda ilk 11 oynamak. İleriki yıllar için olan hedeflerim arasında Şampiyonlar Ligi’nde son 16’ya kalmak ve ülkemizde verebileceğim en iyi verimi vererek, kendimi göstererek yurtdışına transfer olmak. Avrupa’da başarılı bir futbol sergileyerek kendi potansiyelimi göstermek istiyorum. A Milli Takım’da oynamak da hedeflerimden bir tanesi.
Kadın futbolunun bilinirliğinin artması adına sosyal medyada daha fazla ses getirip, paylaşılması gerekiyor. Basın yayın organlarının da kadın futbol liglerine önem verip gerek yayın gerek haber konusunda bu işe emek vermesi gerekiyor. Basın mensuplarının, spor muhabirlerinin futbolu yerinde takip ederek bu branşın gelişimine gönül vermesi gerekiyor. Federasyonumuz başta olmak üzere kadın futbolunun profesyonel statüde yer alması teşvik edilebilir bence. Aslında bu bir zincir; basın yayın organları, basın mensupları, federasyon ve futbolseverlerin hep beraber el ele kadın futbolunun gelişimi için çabalaması gerek. Gittikçe geliştiğini düşünüyorum branşımızın, inşallah gelecekte de hak ettiği yerlerde göreceğiz.
Antrenörümüz Çağdaş Töre’yi betimlemeye kelimeler yetmez. 10 yıllık takımını sıfırdan buraya getirip Süper Lig’e ulaştırdı. Bizim bu sezon yaşadığımız süreç aslında peri masalı, büyük bir başarı öyküsü. 2012 yılında kurduğu kulübü şu an 2023’te Süper Lig’e çıkardı büyük emekler, uğraşlar sonucunda. Okul takımından başlayan bu başarı öyküsünde kendisinin üstümüzde çok emeği var. Tahir Kıran’a gelecek olursak kendisi bizim mucizemiz. Takımca kendisine “mucize adam” diyoruz. Hayatımıza çok büyük dokunuşları oldu. En ufak detayları bile atlamayan, yediğimizden içtiğimize her şeyimizle ilgilenen bir başkan. Bizi aile olarak birleştirdi ve bunun bozulmaması adına her şeyi yaptı. Bizim her sorunumuzda yanımızda olduğunu manevi olarak da hissettirdi. Kendisine hem kendim adına hem de takımca buradan bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.