Merhaba Trista. Kaç yaşındasın ve bize biraz eğitim hayatından bahseder misin?
25 yaşındayım. Lindenhurst, New York'ta büyüdüm. Liseye kadar kendi memleketimde okula gittim. Mezun olduktan sonra New York'taki Mercy College'da işletme okudum ve burada Pazarlama ve Finans alanında lisans derecemi aldım.
Karadeniz Ereğli Belediyespor'da oynuyorsun. Futbola ilk ne zaman ve nerede başladın ve nerede oynadın?
Futbol oynamaya 4 yaşında New York'taki Lindenhurst Futbol Kulübü'nde başladım. Ergenlik kariyerime memleketimde devam ettim, sayısız şampiyonluk kazandım ve kendi arka bahçemizde tarih yazdım. Bu takımdaki ilk antrenörüm Kaz adında bir Türk'tü. Bana oyunun temellerini ve sanatını öğretti. Antrenörüm Ray Doran, oyuna olan sevgime ilham verdi ve New York'taki Mercy College'da Division 2 NCAA Bayanlar Futbolu oynadığım üniversite düzeyindeki yolculuğuma devam etmeme yardımcı oldu. Mercy'de geçirdiğim dört yıl boyunca, Final Four'a kalan ilk takımın bir parçası olarak ve okulun kariyer asist rekorunu kırarak üniversite tarihine geçtim. Covid'in zirvede olduğu Mayıs 2020'de mezun oldum, ancak amatör kariyerime İspanya'da Malaga City'de başlayacak kadar şanslıydım. Kulübün ilk kadın takımının bir parçasıydım. Burada Atletico de Madrid gibi Avrupa futbolunun en iyi kulüplerinden bazılarına karşı oynama şansım oldu. Orada hayatımın en inanılmaz yıllarından birini geçirdikten sonra Yunanistan'da bir takım tarafından seçildim. Ertesi yılı Yunanistan'ın Larissa kentinde AEL için oynayarak geçirdim. Orada en üst ligde ikinci olduktan sonra Japonya'ya uçtum ve Ağustos 2022'den Aralık 2022'ye kadar Lily Wolf Ishikawa ile sözleşme imzaladım. Burada, bölgesel turnuvayı kazanarak ve Japonya İmparatoriçe Kupası'na girerek takımın tarih yazmasına yardımcı oldum. O zamandan beri New York'ta NYCFC ve Manchester City için altyapı antrenörü olarak çalışıyorum. Türkiye'deki gelecek sezona hazırlanmak için yaz boyunca iki amatör takımda oynadım.
Bu aşamaya gelene kadar futbol hayatınızdaki mücadelelerinizden, mutluluklarınızdan ve hayal kırıklıklarınızdan bahseder misiniz?
Futbol kariyerim bana bu sporu neden yaptığımı hatırlatan güzel anlarla dolu. Takım arkadaşlarımla geçirdiğim anlar, başarı anları, dünyayı dolaştığım anlar. Kendimi bildim bileli bu oyun hayatımın büyük bir parçası oldu. Onsuz bir gelecek hayal edemiyorum, ancak zor zamanları olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. Bu oyunda da tıpkı diğerleri gibi, kazananlar ve kaybedenler var. Kaybettiğim ve dünyanın sonu gibi hissettiğim zamanlar oldu. Bir penaltı kaçırdığım ve takımımın playofflara girmesine engel olduğum zamanlar, diğer zamanlarda o galibiyeti almak için yeterince şey yapmadığım zamanlar. Bir mevkii için yeterince iyi olmadığımı hissettiğim zamanlar oldu. Rekabetçi bir ortamda olduğunuzda bazı kötü anlarla karşılaşmanız kaçınılmazdır, ancak mutlu anlarımın üzücü olanlardan daha ağır basması benim için büyük bir şans oldu.
Şu anda takımda hangi pozisyonda oynuyorsunuz ve daha iyi olmak için ne gibi ekstra çalışmalar yapıyorsunuz?
Kalecilik de dahil olmak üzere her seviyede her pozisyonda oynadım. Yunanistan'da oynadığımız bir maçta kalecim ilk yarıda kırmızı kart gördü ve penaltı atışı için birinin oyuna girmesi gerekiyordu. İlginç bir deneyimdi. Lise takımımdan bir koçum her zaman çok yönlülüğümü överdi, o zamanlar herhangi bir pozisyonda yeterince iyi olmadığımı düşündüğünü ve bu yüzden beni oradan oraya savurduğunu sanıyordum, ancak yeni bir noktaya uyum sağlama ve ritminizi bulma becerisinin oldukça faydalı olduğu kanıtlandı. Kolejde ve İspanya'da sağ bek oynadım. Yunanistan'da 9 ve 10 numara olarak oynadım. Japonya'da ve bu yaz kanat oyuncusu olarak oynadım. Bu pozisyonda bire bir mücadelelerden keyif alıyorum ve geniş bir pozisyondan kaleye gitme becerim üzerinde çalışıyorum.
Sizi sizinle aynı pozisyonda oynayan diğer kadın futbolculardan ayıran temel özellikler nelerdir?
Dünyanın dört bir yanındaki takımlarda oynama deneyimim beni diğer oyunculardan ayırıyor. Kendi kişiliğimi korurken yeni oyun tarzlarına uyum sağlayarak büyüdüm. Gittiğim her yerde, yeni ve eski bilgileri ve fikirleri aldım ve bunları bugün olduğum oyuncuya dönüştürdüm.
Oynadığınız takımın size neden ihtiyacı var?
Saha içinde ve dışında takıma pozitif enerji getirebileceğime inanıyorum. Japonya'daki takım arkadaşlarım bana "mutluluk" derdi. Aynı duyguyu yeni takımıma da getirmeyi umuyorum. Herkesle birlikte çalışıp büyümeyi ve sezon sonunda bir kupa kaldırmayı dört gözle bekliyorum. Bu zihniyetimin çalışma tempomla birleştiğinde takıma büyük katkı sağlayacağına inanıyorum.
Avrupa'da hangi ülkede, hangi ligde oynamaya uygun olduğunuzu düşünüyorsunuz?
Kariyerime ilk olarak İspanya'da en alt ligde oynayarak başladım ve orada daha yüksek bir ligde mücadele etme şansına sahip olmayı şiirsel buluyorum. Oyun tarzını seviyorum ve La Liga'da mücadele etme şansını yakalamayı çok isterim.
