INDEX

--Zeynep Uçar Röportajı--, Özgür Kayaoğlu

Bize kendinizi tanıtır mısınız?

Ben Zeynep UÇAR 1984 Nazilli doğumluyum.

Eğitim ve Spor geçmişinizden bahseder misiniz?

Eskişehir İktisat Fakültesi ve Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu bölümünden antrenörlük ve öğretmenlik mezunuyum. 2009 yılında ilk kez lisans çıkartıp futbol maçlarına çıkmaya başladım 2009'dan önce özel turnuvalarda oynuyordum. Bursa takımlarından olan Nilüfer Gençlik ve Spor'a 2011 yılında transfer oldum. Ardından Nazilli Belediyespor’a tekrar döndüm. Antalya Deniz Kadın Spor'a 2015 yılında transfer oldum. Yine aydın ekiplerinden olan 7 Eylül Gençlik Spor'a 2016 yılında transfer oldum. 2017 yılında tekrar Nazilli Belediyespor'a döndüm ve hala aynı kulüpte devam ediyorum. 134 resmi maça çıktım ve 2 golüm var. Aynı zamanda Aydın Altınordu, Aydın Fenerbahçe ve Van'da Fenerbahçe futbol okulunda antrenörlük yaptım.

15 senedir çoğunluğu Nazilli Belediyespor olmak üzere bir kaç sezon dışında hep Aydın takımlarında forma giymişsiniz. Öncelikle bize yıllar içerisinde Aydın'daki kadın futbolunun gelişimini ve kulüpleri anlatır mısınız?

Ne yazık ki birçok ile göre burada zamanla futbola destek yok denecek kadar azaldı. Eskisinden daha çok kadın futbolcu yetişiyorken ne taraftar ne de maddi destek göremiyoruz. Maddiyat ve ilgi olmaması bu gelişimi aksatıyor

Bu takımlarda hangi deneyim ve tecrübeleri kimlerin desteğiyle kazandınız?

Kulübümde çalışan her hocadan bir kazancım bilgi birikimim oldu. Bu süreçte özellikle çalıştığım Kaleci antrenörüm Murat Türkar'a çok şey borçluyum. Şu an oynadığım Nazilli Belediyesporda geçen sezon antrenmanları ben ve takım arkadaşım 2. Kaptanımız olan Kadriye ile üstlendik. Takımı çalıştırdık ve 2. Lige çıkmasına büyük katkı sağladık. Daha önce de birçok sezonda kızları çalıştırdık ama bu defa hedef 2. Lig olunca bizim içinde bir ilk olacaktı. Futbol okullarında antrenörlük yapmaya benzemiyor lig takımları biraz daha farklı oluyor sporcu psikolojisi biraz daha farklı gelişiyor. Yaptığımız her işi layığı ile yerine getirdik bunca zaman bu senede aynı şekilde çıkardık takımı ve ligde kaldık. Bu sancılı süreçte A takım hocalarından ve kulübün her hocası ile diyaloglarımız oldu bize çok fazla destek verdiler. Transfer olarak gittiğim ve çalıştığım tüm antrenörlerden bir şeyler öğrendim. Hepsine minnettarım.

Sizce iyi bir kalecide hangi özellikler olmalı ve bu mevki için sizi özel kılan yetenekleriniz nelerdir?

Bir kaleci cesur olmalı Sezgileri ve esnekliği çok iyi olmalı. Tabiri yerinde ise kafası kırık olacak. Kaleye geçtiğinizde oyunun en iyi görüş açısı sizin açınızdır. Oyunu her zaman takip etmeli ve her zaman oyunun içinde olmanız gerekiyor. Sezgilerime çok güvenirim ve cesur kararlar veririm bazen herkes bağırır çık-çıkma ben kulağımı kapatır sadece kendi bildiğimi okurum. Şu hayata bir kez daha gelsem yine bu sporu yapar yine kaleci olurdum. Normal şartlarda bacak açamam ama kalede sıfır bacak açıyorum ve inanılmaz esnekliğim var. Bu sezon play-off maçı dâhil olmak üzere 3 penaltı pozisyonu oldu ve ben bu topları kalemden çıkardım. İnsanları şaşırtmayı seviyorum. Benim için imkansız diye bir şey yoktur.

Başka iyi transfer teklifleri gelmiş miydi, genelde Aydın'da kalmayı siz mi tercih ettiniz?

Doğusundan batısına birçok takımdan transfer teklifi aldım. Süper lig takımlarından da isteyen takımlar oldu fakat bu süreçlerde ailemin içinde bulunduğu durumdan dolayı kalmayı tercih ettim. Manevi kayıplarım önümü kapattı, Abimi yeğenimi ve yakın bir zamanda 4 ay önce babamın kaybını yaşadım. Hala süper lig dâhil olmak üzere transfer tekliflerim devam ediyor.

Şu anda oynadığınız Nazilli Belediye Spor Kadın Futbol Takımının kurumsal kültüründen ve oradaki çalışma ortamından biraz bahseder misiniz?

Köklü bir kulübe sahibiz. Uzun zamanlardan beridir sporun içinde olan ve spor geçmişi olan insanlarla devam ediyoruz. Fakat buna rağmen pek destek göremiyoruz. Örseleniyor ve ötekileştiriliyoruz. A takım olmamıza rağmen genelde alt yapılar ile kıyaslanıyoruz. Antrenman sahası bulamıyoruz bazen kale arkasında antrenman yapmak zorunda kalıyoruz. Kurulduğumuz yıldan itibaren en kötü sezonumuzu geçiriyoruz.

Aldığınız ücretler sizi tatmin ediyor mu, size göre Türkiye'deki Kadın Futbolcular genel olarak aldıkları ücretten memnunlar mı?

Türkiye'de kadın futbolcuların hak ettikleri paraları aldıklarını düşünmüyorum. Erkekler ne yapıyorsa onu yapıyor hatta daha fazlasını yapıyoruz. Birçoğumuzun farklı zorunlulukları var. Ben sabah 5:30'da kıraathane çalıştırıyorum. Akşamları çalıştığım özel bir kurumda derse gidiyorum ve ailevi sorumluluklarım var yemek yapmak vb. Bir sakatlık durumunda sporcu kimliğim hiçbir işe yaramıyor. Hem bu kulüpten 5 kuruş kazanmıyorum hem de çalıştığım işlerden geri kalıyorum ve ücretlerim kesiliyor. Geçen yıl para kazanırken bu yıl kulüpten hiç para alamadım. Tamamen gönül bağı ve genç arkadaşlarımızdan dolayı fedakârlık yapmak

Ankara'da kurulan Kadın Futbolcular Derneğinin sizce Türkiye'deki kadın futbolcular için önemi nedir?

Bu tür dernekler bizim için önemli fakat yeterli sayıda değiller.

Bu dernekten beklentileriniz neler olur?

Kulüpler ile temasa geçip sporcuya değer verdiklerini hissettirmeleri gerekiyor. Belli zamanlarda seminerler vererek özellikle antrenörlere kadın futbolunun gelişmesini hedeflemeleri ve bunun için projeler oluşturmaları gerekiyor. Hadi dernek kuralım demek ile olmuyor. Türkiye'nin her yerine ulaşım ağı olması gerekiyor.

Türk Kadın Futbolunun gelişmesine dair özgün bir fikriniz var mı?

Reklam yüzleri olarak zaten tanınmış erkek futbolcuların dışında kadın futbolcular özellikle medyada çok aktif alışılmış bir yüz olmayanlara yer verilmesi gerekiyor. Sporculara özel yarışmalar yapılabilir. Örnek veriyorum bugün Survivor tarzında bir yarışmada kısa süreli sadece futbolculardan oluşan bir kadro davet edilebilir. Kadın futbolunun gelişmesi erkek futboluna da liyakat kadar. Bugün yabancı takımlara bakıyoruz her kulübün profesyonel kadın futbol takımı var bizim liglerimiz hep amatör statüde özgünleşemiyoruz. İlk başta kadınlar ligini profesyonel yapmak gerekiyor. Erkek Süper ligine kadın antrenörler de dokunsun.

İlerleyen yıllar için Antrenörlük, Kulüp Başkanlığı gibi planlamalarınız var mı?

Kapısından döndüğüm 23-24 yaşında alınmadığım yaşımdan dolayı kabul edilmediğim milli takıma kaleci antrenörü olarak gitmek istiyorum. Torpil olmadan bileğimin hakkı ile o kapıdan içeri girip yine aynı şekilde insanlar kazandırmak istiyorum. İnsanlar telefonla orayı burayı arayıp aman tanıdığınız var mı diye koşturmak yerine bakın ben böyle yetenekliyim gelin seyredin demeliler. Bu kadar yetenekli sporcular zamana yeniliyor ve hayat koşturmacası içerisinde hayallerinden vazgeçiyor. İnsanların merhametli ve adaletli yönetildiği bir projeye dâhil olmak istiyorum.