Merhaba İrem. Bize biraz kendinden bahseder misin?
Merhaba 22 yaşındayım Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor öğretmenliği mezunuyum 12 yaşından beri lisanslı futbol oynuyorum. Futbola Kayseri’de başladım şimdi ise ABB Fomget’te şampiyonluk mücadelesi veriyorum.
Okul yıllarında beden eğitimi öğretmenin tarafından keşfedilmişsin. O süreci ve beraberinde gelen futbol kulüplerindeki mücadeleni bize biraz anlatır mısın?
Ortaokul yıllarımda teneffüste genelde erkeklerle futbol oynardım. Beden eğitimi öğretmenimin bende bir yetenek görmesiyle aracı oldu ve futbol lisansım çıkarıldı. İlk kulübüm Yıldırım Beyazıt Şafakspor’du. Daha sonra da Kayserispor’a transfer oldum. Genç kızlar Türkiye Şampiyonluğu yaşadım. Daha sonra takımı süper lige çıkardık. Şimdiki hedefim ise ABB Fomget ile şampiyonlar liginde mücadele vermek.
Hangi antrenörlerle çalıştın, Milli Takım serüvenin nasıl gelişti?
İlk antrenörüm Ömer Özcan’dı. Daha sonra Kayserispor’a transfer oldum orda Sercan Erdoğan ve Osman Bahadır Kökoğlu ile çalıştım. 2 sezondur ABB Fomget takımındayım ve ilk yıl Hilmi Bugüner ile çalıştık, şimdi ise Siyaset Asgarov ile çalışıyorum. 2021 yılında A milli takım hazırlık kampına davet edilmiştim.
Türk Kadın Futbolundaki eksikler neler sence? Türk Kadın Futbolunun gelişimi için ilgili kurumların yeterince çalıştıklarını söyleyebilir misin?
Tabi ki eksikler var ama gelişme aşamasında olan kadın futbolunun gelecekte hak ettiği değeri bulacağını düşünüyorum.
Futbol hayatında en başından beri aldığın ücretler seni tatmin etti mi? Tüm transferlerinde aracı olan oldu mu yoksa direk sana mı teklifler geldi?
Geçmiş sezonlara göre kadın futbolunda ücretler tabi ki iyi noktalara geliyor ama tam olarak olması gerektiği yerde olduğunu düşünmüyorum. Daha iyi şartlarda daha iyi sporcular yetiştirilebilir. İkinci sorunuza cevap olarak da tüm transferlerimde teklifler bana geldi diyebilirim.
Milli Takım hedefine ulaşmışsın. Daha büyük hedeflerin var mı?
En büyük hedefim her açıdan kendimi geliştirmek.
Kalecilik psikolojisinden biraz bahseder misin, takımda kendini nereye koyuyorsun?
Riskli ve cesaret isteyen bir mevki kalecilik. Her durumda soğukkanlılıkla hareket etmek ve hata yapsak bile motivasyonumuzu hep en üst seviyede tutmak zorundayız. Takım arkadaşlarımıza da en geriden destek vermek, onları da ayakta tutmak görevlerimiz arasında.
Hangi kaleci antrenörleriyle çalıştın? Sence Türkiye'deki kaleci antrenörleri Avrupa standartlarına ulaştı mı?
Sadece Mustafa Yasan ile çalıştım ve hala da çalışmaya devam ediyorum. Önemli olan yaptığın işi sevmek ve sevdirmek, Mustafa Hoca da bunu çok iyi yapıyor.
Türkiye'deki kadın kaleciler arasındaki iletişimiz nasıl?
Şimdiye kadar çalıştığım kaleci arkadaşlarımla iletişimimiz gayet güzeldi. Hep birbirimizi motive ederdik ve antrenmanlarda aramızda tatlı bir rekabet olurdu. Birbirimize hep destek olurduk. Şimdi ise Selda Akgöz ile birlikte çalışıyoruz ve gerçekten büyük bir tecrübe. Gelişimim için çok destekçi oluyor.
Son olarak kaleciliğe meraklı genç kızlara bir mesajın veya çok beğendiğin bir sloganın olabilir mi?
Rekabetleriniz her zaman kendinizle olsun, kendinizin farkında olun ve asla çalışmaktan vazgeçmeyin...
