İlkokul, ortaokul ve liseyi İstanbul’da, üniversiteyi ise Bolu İzzet Baysal Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Fakültesinde okuyup mezun oldum. Aslında futbola dair her şey ortaokulda beden eğitimi öğretmenim ve müzik öğretmenimin benimle ilgilenmesi sonucu oldu. Tabii ondan önce de mahallede, okulda erkek arkadaşlarımla genelde futbol ya da basketbol oynardım. Aynı zamanda 7 yaşımdan 14 yaşıma kadar İstanbul Kartalları Spor Kulübü’nde basketbol oynadım. Bunun yanı sıra o dönem masa tenisine de oldukça ilgim vardı. Ortaokulda okulumuza yeni gelen beden eğitimi öğretmenim Semra Esen, benim bir kulüpte futbol oynamamı bu konuda önümün açık olduğunu söyleyerek beni futbola teşvik etti ve okul takımı kurdu. Okul takımlarında Beşiktaş, Fatih Vatan ve Kireçburnu gibi takımlardan teklif gelince işte o zaman bu uzun yolculuk başladı.
Sizin de söylediğiniz gibi futbol oynamaya ilk Kireçburnu takımında başladım ve oynamaya başladığım sene kadınlar liginin en üst ligine çıkmış bir takım, benden yaşça büyük ve tecrübeli futbolcularla olmak benim için büyük bir heyecan ve olağanüstü bir deneyimdi. Kireçburnu’nda oynadığım senelerde tarif edilmesi zor birçok mutluluk, başarı, hayal kırıklığı yaşadım. Orada birlikte oynadığım birçok tecrübeli futbolcudan ise çok şey kazandığımı söyleyebilirim. Geçtiğimiz senelerde Bakırköy Yenimahalle takımında oynadığım sezonda yeni kurulmuş bir takım olmasına rağmen çok iyi işlere imza atarak play off’lara kalmayı başardık fakat play off 2. maçında yenilerek 2. Lige çıkamamıştık. Bu da çok üzüldüğüm durumlardan biri. Geçen sezon 2. Ligde İstanbul Telsiz Spor ‘da uzun süren maratonun ardından onca verilen emeğin karşılığını 1. Lige çıkarak aldık. Bu sezon da kesinlikle aynı başarıyı göstereceğimize inanıyorum.
Veysel Yaman, Necat Bakan, Halil İbrahim Hayıroğlu, Şenol Doğan, Hülya Adalı gibi birbirinden kaliteli hocalarla çalışma fırsatım oldu.
Geçtiğimiz sezon maalesef oynadığımız ilk hazırlık maçında yaşadığım talihsiz sakatlıktan dolayı ayak bileğimde “Os Trigonum” teşhisi konuldu ve ameliyat olmak zorunda kaldım. Sezon başında takım antrenmanları dışında bireysel olarak da güçlenme, kuvvetlendirme ve sakatlık riskini minimuma indirmek anlamında iyi çalışıyordum fakat bazen işin içine şans girebiliyor ya da şanssızlık demeliyim.
Orta saha oyuncusuyum. Topa hakimiyetim, tekniğim ve bileğim beni özel kılan yeteneklerim diyebilirim. Onun dışında; oyunu iyi okuma, gerektiği yerde risk almaktan korkmamak, hızlı karar vermek ve takım arkadaşlarımı sürekli yönlendirmeyi de ekleyebilirim.
Genellikle bu tip durumlarda tekniğim ve oyun görüşüm devreye giriyor. Bunun yanı sıra genellikle dezavantajlı olduğum durumlarda tecrübeli ve akıllı davranmaya çalışıyorum.
Bu soruya kesinlikle Andres Iniesta ve Kevin De Bruyne diyebilirim. Her gece mutlaka maç videolarını izlerim. İzlerken kendime, bu pozisyonda sen olsan ne yapardın gibi sorular sorarım. Bu durumun futboluma olumlu etki ettiğinin farkındayım.
Futbol hayatım devam ettiği sürece her zaman en iyi yerlerde olmayı istiyorum. Her zaman bu sezon geçen sezondan çok daha iyi olmalı, çok daha başarılı olmalıyım diye kendime hedef belirlerim. Takımda oynadığım yaşça küçük kardeşlerime örnek olmaya çalışıyorum. Kulüplerde futbol oynamak isteyen fakat imkânı olmayan o kadar yetenekli küçük kardeşim var ki elimden geldiğince onlara en doğru yolu gösterip her zaman kadın futboluna daha fazla cevher kazandırmak istiyorum.